Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Aralık, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ukayl bin Ebi Tâlib

 Ukayl bin Ebi Tâlib Hz. Ali'nin abisi: UKAYL BİN EBİ TÂLİB Hz. Ukayl Peygamberimizin amcası Ebû Tâlib'in dört oğlundan ikincisidir. Başlangıcından beri İIslâma yakınlık duyuyordu.  Ancak, Mekke'deki sosyal durumdan ve Mekkeli müşriklerin Müslümanlara yaptığı işkenceleri görüp çekindiğinden, bu düşüncesini açığa vuramadı. Hz. Ukayl, Mekke müşrikleri baskı yaptıkları için, Bedir savaşında istemeyerek onların yanında yer aldı.  Müslümanlar onu esir aldılar. Kendisi fakir idi. Kurtuluş fidyesini ödeyecek durumu yoktu. Bundan dolayı, onun fidyesi, amcası Abbâs bin Abdülmuttalib tarafından ödendi. Hizmette kusur etmezdi Hz. Ukayl'in İIslâmı kabûl edişi, Hudeybiye anlaşmasından sonra olmuştur. Müslüman olan Ukayl, Mûte gazâsına iştirak etti.  Ancak dönüşünde uzun süren bir hastalığa yakalandı ve bu sebeple Mekke, Huneyn ve Tâif gazâlarına iştirak edemedi. Daha sonra, tekrar Mekke'ye yerleşti. Ancak, zaman zaman Resûlullahı ziyâret eder, hizmette kusur etmezdi. Bu bakımdan...

Fâtima binti Esed

 Fâtima binti Esed Hz. Ali’nin annesi:  FÂTIMA BİNTİ ESED Fâtima binti Esed, İslâmın başlangıcında Müslüman olmuştur. Resulullah efendimiz, İslâmiyeti, önceleri açıktan açığa bildirmedi. Üç yıl bir gizlilik devresi geçti. Tedrici, yani yavaş yavaş bir yol takip ediliyordu.  Ahiret ile korkut! Üç sene sonra, nihayet İslâmiyeti açıktan bildirme zamanı gelmişti. Nereden ve kimden başlanacağı Resul-i ekreme vahiy ile bildirildi.  Allahü teâlâ Suara suresinin 214. ayet-i kerimesinde mealen şöyle buyurmaktadır: (Ey Resulüm, sen, önce en yakın akraba ve hısımlarını Allahın dinine davet ederek, ahiret azabı ile korkut!)  Resulullah efendimiz, akrabalarını bir araya topladıktan sonra, onlara şu konuşmayı yaptı:  - Hamd ancak Allahü teâlâya mahsustur. O’na hamdederim. Ancak O’ndan yardım isterim. Yalnız O’na inanır, O’na güvenirim. Ben gözümle görmüş gibi bilir ve size de şunu bildiririm ki; Allahü teâlâdan başka ilâh yoktur. O birdir, eşi ve ortağı yoktur. Sizi O’nd...

Ümm-i Hânî

 Ümm-i Hânî Hz. Ali’nin kızkardeşi: ÜMM-İ HÂNİ Peygamber efendimiz hicretten bir yıl önce Tâif’e gidip, Tâif halkına bir ay nasîhat edip, onları îman etmeye dâvet etmişti. Tâif halkından hiç kimsenin îman etmemesi ve işkence yapmaları üzerine Mekke’ye dönmüştü. Misâfir geldim Çok üzgündü ve her taraf düşman doluydu.  Bir gece Mekke’de Ümm-i Hânî’nin Ebû Tâlib mahallesinde bulunan evine geldi. Ümm-i Hânî, o zaman îman etmemişti.  Peygamber efendimiz kapısını çaldı. İçeriden Ümm-i Hânî’nin sesi duyuldu:  - Kimdir o?  - Amcanın oğlu Muhammed’im, kabûl edersen, misâfir geldim.  - Senin gibi doğru sözlü, emin, asil, şerefli misâfire can fedâ olsun. Yalnız, tesrif edeceğinizi önceden bildirseydiniz bir şeyler hazırlardım. Şimdi yedirecek bir şeyim yok.  - Yiyecek, içecek istemem. Hiçbiri gözümde yok. Rabbime ibâdet etmek, yalvarmak için bir yer bana yetişir.  Ümm-i Hânî, Resûlullahı içeri alıp, bir hasır, bir leğen, ibrik verdi. Gelen misâfire ikrâm etm...

Ümm-i Ruman

Ümm-i Ruman Hz. Ebu Bekir'in hanımı: ÜMM-İ RUMAN Ümm-i Ruman, Yemen'de, Abdullah bin el-Haris-i Ezdî ile nikahlandı.  Peygamberimizin davetinden önce, Yemen'in Serat şehrinden Mekke'ye göç ettiler. Tufeyl adında oğlu, bundan oldu. Kocasının vefat etmesi üzerine, Hz. Ebu Bekir ile evlendi.  Bu evlilikten Hz. Aişe-i Sıddıka ve Abdurrahman adında iki çocuğu oldu. İslâm dini tebliğ edilmeye başlayınca, kocası Hz. Ebu Bekir ile beraber müslüman oldu. Sana gizli değildir Hicretten sonra Medine-i Münevvereye hicret ettiler. Kızı Hz. Aişe, burada Resulullah efendimiz ile evlendi. Peygamber efendimizin kayınvalidesi olmakla şereflendi. Ümm-i Ruman'in faziletleri çoktur.  Peygamber efendimiz, onu cennetle müjdelemiş ve buyurmuştur ki: (Her kimi, cennet hurilerinden birine bakmak sevindirirse, Ümm-i Ruman'a baksın!) Yine hakkında mağfiret diledikten sonra buyurmuştur ki: (İlâhî! Ümm-i Ruman'ın, senin yolunda ve Resulünün uğrunda çektiği sıkıntılar sana gizli değildir.)...

ÜMMÜ EYMEN

ÜMMÜ EYMEN; kadın sahâbîlerden Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) “Annemden sonra annemdir.” buyurduğu Ümmü Eymen, Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) babası Abdullah’ın kölesiydi. Esas adı Bereke olup, Ümmü Eymen künyesidir.  Ümmü Eymen radıyallahü anhâ, Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) doğuşuna şâhit olup, küçük yaşta O’na hizmet etmiştir.  Peygamberimiz altı yaşındayken annesi Âmine Hâtunla Medîne’ye gittiklerinde Ümmü Eymen de yanlarında idi. Medîne’den Mekke’ye dönüşleri sırasında Ebvâ denilen yerde hazret-i Âmine vefât edince, Ümmü Eymen o sırada altı yaşında bulunan Peygamberimizi (sallallahü aleyhi ve sellem) Mekke’ye getirip dedesi Abdulmuttalib’in yanına bırakmıştır.  Bundan sonra da Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) yanından ayrılmayıp hizmet etmiştir. Daha sonra İslâmiyet tebliğ edilince Müslüman oldu ve Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) tarafından âzâd edilip serbest bırakıldı. Ümmü Eymen İslâmiyet gelme...

Endülüs Emevi Devleti

Endülüs Emevi Devleti  Abbasi Devleti yıkıldıktan sonra Abdurrahman bin Muaviye tarafından Kurtuba merkez olmak üzere 756 yılında kuruldu.  Endülüs Emevi Devleti askeri alanda değil, bilim ve kültür alanında ileri gitti. En parlak dönemini III. Abdurrahman zamanında yaşadı.  Endülüs Emevileri zamanında yapılan Kurtuba Medresesi dünyanın en ünlü medresesidir.   Bu medrese Avrupa Üniversiteleri'nin temelini oluşturmuştur. Buradan eski Yunan ve Roma dönemine ait eserler hakkında da Avrupa'ya ilk bilgiler yayılmıştır.  Franklar'ın saldırıları sonucunda zayıfladı ve 1031 yılında yıkıldı. Endülüs Emevi Develeti'nden sonra bölgede Beni Ahmer Devleti kuruldu. Beni Ahmer Devleti 1492'de yıkıldı. Beni Ahmer Devleti  Endülüs Emevi Devleti'nin yıkılmasından sonra, Gırnata merkez olmak üzere kuruldu.  Kısa sürede güçlenerek deniz ticaret filosu kurdu. Elhamra Sarayı gibi büyük eserlerle mimaride ilerledi.  İspanya'da XV. yüzyılda Hristiyan birliğinin kuru...

Muaviye Dönemi

Hz. Osman zamanında Şam valiliğine getirilen Muaviye, 661 yılında halife oldu. Muaviye Emevi Devleti'nin ilk hükümdarıdır.  Bu dönemde halifelik seçim sisteminden çıkarılarak saltanat haline getirildi. İstanbul kuşatıldı fakat alınamadı. İslam tarihinde ilk defa Emeviler İstanbul'u kuşatmıştır. Ölmeden önce oğlu Yezid'i halife tayin etti ve böylece halifelik resmen saltanat haline geldi.

Yezid Dönemi

Muaviye 680 yılında öldükten sonra yerine oğlu Yezid halife oldu. Kufeliler de Hz. Hüseyin'i halife seçtiler.  Bu dönemde Kuzey Afrka'nınfethi tamamlanmasına rağmen, Berberilerin ayaklanması ile bölge tekrar elden çıkmıştır.  Kuzey Afrika ancak Abdülmelik zamanında kontrol altına alınabilmiştir.  Yezid ve Hz. Hüseyin taraftarları 681 yılında Kerbela denilen yerde karşılaştı ve Hz. Hüseyin ve taraftarları, Yezid ordusu tarafından öldürüldü.  İslamiyet toplumu bu olaydan sonra Sunniler ve Şiiler olarak ikiye ayrıldı.

Abdülmelik Dönemi

Yezid'in 683 yılında ölmesi ile II. Muaviye halife oldu. II. Muaviye, 685 yılında halifeliği Abdülmelik'e bıraktı. Bizans, Kuzey Afrika, Anadolu ve Hindistan üzerine seferler düzenlendi. Bu fetihler sırasında Kuzey Afrika'da yaşayan Berberiler kitleler halinde İslamiyet'i kabul etmeye başladılar. Bizanslar, Kuzey Afrika'dan tamamen çıkartılarak sınırlar, Atlas Okyanusu'na dayandırıldı. Arapça resmi dil oldu ve ilk İslam parası olan sikke bastırıldı. Böylece İslam Devleti'nin ekonomisi Bizans ve Sasani etkisinden kurtulmaya başlamıştır.

Velid Dönemi

  Abdülmelik'in 705 yılında ölümü üzerine oğlu Velid halife oldu.  Tarık Bin Ziyad komutasında İspanya'ya geçildi. 711 yılında Kadisk'de Vizigot ordusu yenilgiye uğratıldı.  Puvatya Savaşı (732) ile Müslümanlar'ın Avrupa'daki ilerleyişi duruduruldu. Şarl Martel ile 732 tarihinde yapılan Puvatya Savaşı'nda yenilindi ve İspanya'ya geri çekilindi.   Emevi Devleti'nin Yıkılışı  1. Devlet yönetiminde meydana gelen bozukluklar  2. Emeviler'in Arap milliyetçiliği yaparak Müslümanlar arasında ikilik çıkarmaları.  Bu politikalarından dolayı İranlılar ve Türkler Emeviler'e karşı sürekli ayaklanmışlar ve yıkılmalarında etkili olmuşlardır. Örnek olarak Horasan valisi Kuteybe Bin Müslim'in isyanını verebiliriz.  3. Halifelerin, fetihlerde ordunun başında bulunmayıp, saraya kapanmaları  4. Abbasoğulları'nın, Emeviler aleyhinde propagandaları  5. Muaviye ve Yezid döneminde Müslümanlar'a ve Hz. Muhammed'in soyundan gelenlere yapılan kötü muamelel...

Hz. Ebubekir Dönemi

Hz. Muhammed'in ölümü üzerine Hz. Ebubekir 632 yılında halife seçildi. Bu arada Arabistan'da bazı kabileler dinden dönmüş,Yemen'de de yalacı peygamberler ortaya çıkmıştı.  Halid Bin Velid komutasındaki İslma ordusu Yemen'e gönderilerek yalancı peygamberler ortadan kaldırıldı. Başka bir İslam ordusu Irak ve Suriye üzerine gönderildi.  634 yılında yapılan Yermuk Savaşı ile Bizans orduları yenildi ve Suriye kapıları Müslümanlar'a açıldı.  Hz. Ebubekir döndeminde Kur'an-ı Kerim'in ayetleri toplandı ve bir kitap haline getirildi.  Hz. Ebubekir 634 yılında hastalandı ve 63 yaşında vefat etti.   Hz. Muhammed'in yaymış olduğu İslamiyet, Hz. Ebubekir döneminde iyice kökleşmiştir.

Hz. Ömer Dönemi

Hz. Ebubekir'in vefatı üzerine 634 yılında Hz. Ömer halife seçildi. 635 yılında yapılan Ecnadin Savaşı sonunda İslam orduları galip geldi ve Suriye Müslümanlar'ın denetimine girdi.  Bu savaşla İran yolu Müslümanlar'a açıldı. Suriye'nin yanı sıra Filistin ve Kudüs de denetim altına alındı.  Suriye'nin denetim altına alınması ile birlikte İslam dünyası Anadolu ile komşu olmuştur.  632 yılında Amr İbn-ül As komutasındaki islam ordusu, Bizans'ın elinde bulunan Mısır'ı fethetti.  Mısır'ın alınması ile İslamiyet ilk defa Kuzey Afrika'da yayılmaya başladı. Böylece, Bizans İmparatorluğu'nun Kuzey Afrika'daki egemenliği sarsıldı.  634 yılında Ebu Ubeyde komutasındaki İslam ordusu Köprü Savaşı'nda Sasanilere yenildi. Sa'd Bin Ebi Vakkas komutasında yeni bir ordu, 636 yılında Kadisiye Savaşı'nda Sasani ordusunu yendi ve bütün Irak'ı ele geçirdi.  Bu dönemde, Suriye, Filistin ve Kudüs'ün Müslümanlar tarafından alınması ile Bizans'...

Hz. Osman Dönemi

Hz. Ömer'in ölümü üzerine 644 tarihinde, Emevi soyundan Hz. Osman halife seçildi.  Abdullah Bin Sa'd komutasında İslam ordusu Tunus bölgesini aldı. Suriye valisi Muaviye, 649 yılında Kıbrıs, Rodos ve Girit'i fethetti. Azerbaycan'ın fethi tamamlandı. Trablusgarp, Tunus, Horasan ve Harezm ele geçirildi. Kur'an-ı Kerim çoğaltıldı.  Bu, Kur'an-ın değişmeden günümüze kadar gelmesini sağladı. Hz. Osman Emevi kökenli olduğu için kendi sülalesinden olan kişileri devlet içinde önemli mevkilere getirdi.  Bu durum İslam dünyasında ileride ortaya çıkacak ayrılıklar için zemin oluşturmuştur.

Hz. Ali Dönemi

Hz. Osman 'ın ölümü üzerine Hz. Muhammed 'in damadı ve amcası Ebu Talib 'in oğlu olan Hz. Ali halife seçildi. Hz. Ali'nin halifeliği Emeviler sülalesinin hoşuna gitmedi.  656 yılında iki taraf Kufe şehri yakınlarında bir araya geldi. Yapılan savaşta Hz. Ali galip geldi.  Bu olaydan sonra Hz. Ali güvenlik gerekçesiyle devletin merkezini Kufe 'ye taşıdı. Böylece, İslam Devleti 'nin merkezi ilk defa değişti.  Hz. Ali, 657 yılında Muaviye 'nin üzerine yürüdü. Sıffin Savaşı 'nda Muaviye'nin hile yapması üzerine sonuç alınamadı ve hakeme başvuruldu.  Bu savaş Müslümanlar arasında yapılan ilk savaştır.

Hakem Olayı

Sıffin Savaşı 'nda bir sonuç alınamayınca taraflar, iki taraftan da seçilecek birer hakemin kararına başvurmayı gerekli gördü. Hz. Ali 'nin hakemi Ebu Musa el-Eş'ari, Muaviye 'nin hakemi ise Amr İbn-ül As oldu. Hakemler Muaviye'nin entrikası sonucu onu halife seçti.  Müslümanlar üç gruba ayrıldı.  1. Hz. Ali taraftarları; Şiiler   2. Muaviye taraftarları; Sunniler   3. Tarafsızlar ( Hariciler )   Bu olayla İslam dünyasında ilk ayrılıklar başlamış ve mezhep ayrılıklarının temeli atılmıştır. Hariciler'in ayaklanması sonunda 661 yılında Hz. Ali öldürüldü.  Hz. Ali döneminde Müslümanlar arasında yapılan savaşlardan dolayı fetihler durgun geçmiş ve Tunus kaybedilmiştir. 

İslami Takvim

İslami takvim, Hz. Muhammed (s.a.v.)'in Mekke'den, yaklaşık 250 mil daha Kuzey'de bulunan Yesrib'e (daha sonraları Medine) Hicreti, ya da göçü ile başlar. Hz. Muhammed (s.a.v.) Mekke'den, Jülyen takviminde 16 Temmuz 622 (M.S) tarihine isabet eden gün ayrıldı ve yine bu takvimde 22 Temmuz 655 (M.S.)'ye tekabül eden tarihte Medine'ye ulaştı.  Yaklaşık 17 yıl sonra, farklı bölgeleri arasındaki haberleşmelerde tam bir tarih kayma lüzumunun hissedildiği, hızlı büyüyen bir devletin idaresindeki tatbiki problemlerle yüz yüze gelen ikinci Halife Ömer İbni Hattab, İslami takvimi uygulamaya koydu.  Yeni takvimin yürürlüğü girmesiyle birlikte, bütün müsjümanların, Medine'ye hicretin yeni bir dönem başlattığı konusundaki hissiyatları da ifadesini buldu.  Halife Ömer, İslami takvimin Hz. Muhammed (s.a.v.)'in Mekke'den ayrıldığı günden, yani 16 Temmuz 655 (M.S.), başlatılarak uygulanmasını emretti. Bu tarih İngilizce'de genellikle, Latince (Anno Hegirae: H...

Hristiyanların Takvimi

 Hristiyanların Takvimi  Hristayan takviminde veya bu takvimi, Mısırlı astronom Sosigenes'in teklifiyle, eski Roma takvimine İslah etmek amacıyla başlatan Jul Sezar'ın adıyla bilinen jülyen takviminde, yıllar Hz. İsa'nın doğumundan başlatılır ve AD (Anno Domini: “Efendimizin yılında”) veya Hristiyan olmayanların kullanımında AD yerine basitçe CE (Milattan Sonra -MS.-) şeklinde bilinir.  Bu takvimde; yılın ortalama uzunluğu 365,25 gün ve her dürdüncü yıl, atlanan çeyrek günleri alarak 366 gün çeken bir artık yıl olarak belirlenmiştir.  Yeni takvim, 1 Ocak 45 (M.Ö.)'de resmi olarak başlatılmıştır. Dünyanın güneş etrafındaki bir turu, 365 gün, 5 saat, 48 dakika, 46 saniye olduğundan, Jülyen takvimindeki bir yıl, güneş yılından 11 dadika daha uzundu.  Üst Üste toplanarak devam eden ve 16. asrın sonlarına yaklaşırken 10 güne ulaşan bu hata, 1582 yılının 5 Ekiminin 15 Ocak olması gerektiğini belirten Papa XIII. Gregory tarafından aynı yıl düzeltildi.  Papa bu hat...

UHDUD - FiL - EBABiL

 UHDUD - FiL - EBABiL  Kur'ân-ı Kerîm'de, isimlerinden Uhdûd eshabı olarak bahsedilen bir topluluk vardır. Uhdûd, arapçada yerdeki derin ve uzun hendek veya yarığa denir. Dönemin kafirleri, müminleri imanlarından vazgeçirmek için içi ateşle dolu hendekler hazırlamışlardı.  Müminleri bu hendeklere attıkları için Eshabu'l Uhdûd adını almışlardır. Efendimiz, Uhdûd eshabını andıkları zaman, ölümü aratacak bu türlü belalara uğramaktan Allahü tealaya sığınırlardı.  Zaman itibariyle Kur'ân-ı Kerîm'in nüzulünden çok uzak olmayan bir dönemde yaşanan bu olay, Mekkelilerce meşhur ve çok bilinen bir olaydı.  Eshab-ı kirama yaptıkları zulümler dayanılmaz noktaya eriştiğinde, müşrikleri ikaz için Uhdûd toplumunun yaptıkları zulümler ve başlarına gelen belalar, ayet-i Kerîmelerle şöyle anlatılmıştır; "Hazırladıkları hendekleri tutuşturulmuş ateşle doldurup çevresinde oturarak iman eden kimselere, dinlerinden dönmeleri için yaptıkları işkenceleri seyredenlere lanet edilmiştir....

Kervan Ticaret Yollarının Merkezi Mekke

İki güçlü ve rakip imparatorluk, Bizans ve İran veya Sasanile (zerdüşti), arasında, sonuçta İran'dan geçen ticari yolun kesildiği, bölge için uzun savaşlar oldu. Sonuçta, Doğu ile Akdeniz arasındaki ticaret için, kestirme olmasa da, Arabistan'dan geçen alternatif bir yol bulundu.  Bu yolun bir bölümü denizden Yemen'deki Aden Limanına, bir bölümü de karadan, Yarımadanın Batı kıyılarını takip ederek Mekke üzerinden Şam ve Gazze'ye ulaşıyordu.  Yemen ve Suriye arasında büyük bir kervan ticareti vardı ve idari merkez olan Mekke, zengin bir ticaret merkezi ve Arabistan'ın metropolü olmuştu. Mekke'de aynı zamanda Arabistan'ın her tarafında bilinen ve şehirde yapılan ticari panayıra alış veriş yapmaya gelenlere emniyet sağlayan kutsal bir yer olan Kabe de bulunuyordu.  O zamanlar, putperestler için kutsal bir ziyaret yeri olan Kabe, bir köşesinde Hacerü'l-Esved (siyah taş)ın bulunduğu, neredeyse kübik bir şekle sahip bir binadır. Kabe, putperestlik inancına sah...

OSMANLI DEVLETİ HALİFELERİ (1517-1924)

 OSMANLI DEVLETİ HALİFELERİ (1517-1924)  1516 Mercidabık ve 1517 Ridaniye savaşlarıyla Mısır’da Memlükhakimiyetine son vererek Hilafet’i Osmanlı Devleti’ne bağlayan Yavuz Sultan Selim, Osmanlı Devleti’nin de ilk Halifesi olarak tarihe geçmiştir. Mukaddes emanetler Yavuz’a Mekke Şerifi Şerif II.Berekat tarafından gönderilmiştir. Halen, Topkapı Sarayı Hırka-i Saadet Dairesi’nde korunmakta ve sergilenmektedir  1517-1520 YAVUZ SULTAN SELİM (I.)  1520-1566 KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN (I.)  1566-1574 II. SELİM (SARI)  1574-1595 III. MURAD  15951-603 III. MEHMED  1603 -1617 AHMED  1617-1618 MUSTAFA (DELİ)  1618 – 1622 II. OSMAN (GENÇ)  1622-1623MUSTAFA (DELİ)( 2.Kez )  1623 -1640 IV. MURAD  1640 -1648 İBRAHİM (DELİ)  1648 -1687 IV. MEHMED (AVCI)  1687 – 1691 II. SÜLEYMAN  1691 -1695 II. AHMED  1695 -1703 II. MUSTAFA  1703 -1730 III. AHMED  1730 -1754 I. MAHMUD  1754 – 1757 III. OSMAN  1757 – 177...

ABBASİ SINIRLARI İÇİNDE KURULAN DEVLETLER

 ABBASİ SINIRLARI İÇİNDE KURULAN DEVLETLER  Bu başlık normalde Abbasi Devleti’nin sonunda olması gerekirken, İslam tarihini temsil eden temel unsur Halifelik olduğu için o silsile zincirini bozmamak için Osmanlı’dan sonraya en sona alınmıştır. Bu kurulanların bazısı tarihe damga vuran müstakil büyük devlet iken bazısı küçük devletçik veya beylik şeklinde birbirinden bağımsız oluşan yapılardır.  789-926 İDRİSİLER, Ehl-i Beyt, Fas  777-909 RÜSTEMİLER, Harici, Cezayir  800-909 AĞLEBİLER, Cezayir, Sicilya  972-1152 ZİRİLER VE HAMMADİLER, İfrikiye ve Doğu Cezayir  1056-1147 MURABITLAR  1228-1574 HAFSİLER, Tunus, Cezayir  1196-1549 MERİNİLER VE VATTASİLER, Fas  909-1171 FATİMİLER, Şii, Mısır, Suriye, Sicilya  868-905 TOLUNOĞULLARI, Mısır, Suriye  935-969 İHŞİDİLER, Mısır, Suriye  983-1085 MERVANİLER, Diyarbakır  905-1004 HAMDANİLER, Suriye  961-1150 MEZYEDİLER, Şii, Irak  990-1096 UKAYLİLER, Şii, Irak, Suriye...

ABBÂSÎLER DEVLETİ

  ABBÂSÎLER DEVLETİ  Kureyş Kabilesinden Abdülmenafın çocuklarından amca çocukları olan; ÜMEYYE ve HAŞİM soyundan gelen amcazadelerden, Ümeyye oğulları İslam hilafetini kendi hanedanına devşirip Emevi Devletini kurdular.  Hâşim torunları 25 Ocak 750 tarihinde Zap ırmağı yakınlarındaki Zap Savaşı ile Amca çocuklarının egemenliğinde Emevi Devletini yıkıp, yerine kendi egemenliklerindeki Abbasi devletini kurdular.  Abbasilerin ilk halifesi, Ehl-i Beyt’ ten Abdullah’tır. Çok kan akıttığı için kendisine Seffâh da denmektedir.  IRAK ABBASÎ HALİFELERİ (750-1258)   749-754 ABDULLAH (SEFFAH)  750 Zap Savaşı ile Emevi Hanedanlığı yıkıldı yerine Abbasi Hanedanlığı kuruldu.  751 Talas Savaşı Abbasiler ile Çinliler arasında oldu. Karluk Türkleri Abbasiler ile müttefik oldu. Türkler arasında İslamiyet hızla yayıldı.  754-775 MANSUR 754 Abdullah el Seffâh öldü. Abbasiler’in kurulmasında büyük rol oynayan Ebû Müslim öldürüldü. 755 Emevi Hanedanının mensubu A...

TAVAİF-ÜL MÜLK DEVRİ EMİRLİKLER

 TAVAİF-ÜL MÜLK DEVRİ EMİRLİKLER  1009-1095 Zinnuniler  1010-1087 Daniye  1014-1090 Turtuşa 1015-1090 Ziriler  1019-1039 Tucibiler  1021-1085 Amiriler 1022-1094 Eftasiler  1023-1091 Abbadiler  1031-1070 Cevheriler  1044-1091 Şumadihler  1039-1141 Hudiler  1045-1115 BenûMücahid, BenûGanuye  1085-1090 yıllarında Kuzey Afrika’dan gelen ‘’ Murabıtlar ‘’Tayfa Devletçiklerini yıkarak İber yarımadasındaki Müslümanları tekrar bir bayrak altında toplamayı başardılar. BENÎ AHMER DEVLETİ ( NASRÎLER ) 1232-1492  1232 yılında kurulmuştur. İber Yarımadası’nda kurulan en uzun ömürlü ve son bağımsız İslam devletidir. Gırnata Emirliği’nin kurucusu Muhammed bin Ahmer’dir. Ülkenin merkezi Gırnata’dır. Benî Ahmer Devleti; ilimde, fende ve san’atta çok ileri gitmişti. El-Hamra ve Bedâyin sarayları çok önemli eserlerdir. Bu dönemde yetişen en önemli isimlerden biri şüphesiz İbn-i Haldun, târih sosyolojisinin kurucusudur.  1230-1231 I.Muham...

KURTUBA EMEVÎ EMİRLERİ 756-788

 KURTUBA EMEVÎ EMİRLERİ 756-788  I. Abdurrahman 788–796  I. Hişam 796–822  I. Hakem 822–852  II. Abdurrahman 852–886  I. Muhammed 886–888  Münzir 888–912  Abdullah bin Muhammed 912–929  III. Abdurrahman  KURTUBA EMEVÎ HALİFELERİ   929–961 III.Abdurrahman  961–976 II. Hakem  976–1008 II. Hişam  1008–1009 II. Muhammed  1009–1010 II. Süleyman  1010–1012 II. Hişam, (2.Kez)  1012–1016 II. Süleyman, (2.Kez)  1017 IV. Abdürrahman’dan sonra Emevî Hanedanı Yerine Hammûdiler’in Gelmesi  1016–1018 Ali bin Hammud-el-Nasır  1018–1021 KasımibnHammud-el-Ma’mu  1021–1023 Yahya bin Ali bin Hammud-el-Mu’tali  1023 Kasım bin Hammud-el-Ma’mu,(2.Kez)’dan sonra Emevîler’in Tekrar Hükümdarlığa Geçmesi  1023–1024 V. Abdürrahman  1024–1025 III. Muhammed  1025-1026 Yahya bin Ali bin Hammud el-Mu’tali, (Ara hükümdar)  1026–1031 III. Hişam III. Hişam’ın hilafetten feragatiyle Emevi...

EMEVİLER DEVLETİ DÖNEMİ KRONOLOJİSİ MUAVİYE BİN EBU SÜFYAN 661 – 680

EMEVİLER DEVLETİ DÖNEMİ KRONOLOJİSİ MUAVİYE BİN EBU SÜFYAN 661 – 680  661 Muaviye halife oldu, daha sonra, Hz. Hasan halifeliğinden İslam toplumunun bekası için feragat etti. Muaviye Ebu Sufyan’ın oğlu olup, Ümeyye soyundan gelmekteydi, Emeviler ismi de buradan gelmektedir. Muaviye, oğlu Yezid ve onun oğlu II. Muaviye’nin dönemine Emevi tarihinde Süfyaniler Dönemi de denmektedir.  662  Irak’a Mugira ve Ziyad vali olarak tayin edildi. 668 Sicilya’ya çıkartma yapıldı.  669  İstanbul Kuşatması. Muaviye oğlu Yezidi devameden kuşatmaya komutan tayin etti,Yezîd’in ordusunda Abdullah b. Abbâs, Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Zübeyr ve bilhassa yaşlılığına rağmen şahsiyeti ile kuşatma ordusunu mânevî açıdan takviye edeceği umulan EbâEyyûb el-Ensârî gibi tanınmış bir çoksahâbe de bulunuyordu.Konstantinopolis’in ilk emevi kuşatmasıdır.  670  Hz. Hasan iki Nisan günü hanımı Ca’debinti el Eş’as b. Kays tarafından zehirlendikten kırk gün sonra vefat etmiştir. Iraklı ...

DÖRT HALİFE DÖNEMİ KRONOLOJİSİ

(HULEFÂ-İ RÂŞİDÎN (DÖRT HALİFE) DÖNEMİ KRONOLOJİSİ  632  HZ. EBUBEKİR R.A.  Resulullah (SAV)’in vefat ettiği gün sahabenin ileri gelenlerinin kendisine biât etmesiyle Hz. Ebubekir R.A. Müslümanların ilk halifesi seçilmiştir.  Evvela halk Hz. Ömer, Hz. Osman, Abdurrahman gibi kâmil insanları seçmiş, onlarda kendi aralarında Hz. Ebubekir’i seçmişlerdir.  Bu dönemde çok titiz çalışma ve çabalarla, ( vahiy katibi ve hafız olan Zeyt b. Sabit başkanlığında bir komisyon kuruldu.)  Kur’an-ı Kerim sahifeleri iki kapak arasında sıralanarak bir Kur’an-ı Kerim Mushaf’ı oluşturuldu, yani Kur’an-ı Kerim kitap haline getirildi. 634   HZ. ÖMER R.A.  13 Temmuz tarihinde 63 yaşında Hz. Ebubekir vefat etmiştir. Yerine Emir-ül Mü’minin sıfatıyla Hz. Ömer R.A. halife olmuştur.  634   Köprü Savaşı ile Sasani ile mücadele edildi ve mağlub olundu.  635   Kadisiye savaşı ile Sasaniler mağlup edildi. Irak feth edildi, İran’ın yolu açıldı.  636...

İSLAM TARİHİ KRONOLOJİSİ

  İSLAM TARİHİ KRONOLOJİSİ  SON PEYGAMBER HZ. MUHAMMED (SAV)   DÖNEM TARİHİ KRONOLOJİSİ  571   Peygamber Efendimiz’in (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) babası Abdullah İbn-i Abdilmuttalib ’in vefatı. Fil Olayı , Peygamber Efendimizin doğumunda 52 gün önce meydana gelmiştir. Habeşistan ’ın Yemen Valisi Ebrehe, Kâbe ’ye saldırdı.  571 ( 20.04.571 Pazartesi )  Hz. Muhammed S.A.V. Efendimiz ’in doğum günü. Rebiülevvel ayının 12′nci gecesi (20 Nisan) Efendimiz (sas) dünyayı şereflendirdi.  Peygamber Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) sütanne Halîme-i Sa’diyye ’ye verilmesi.  Peygamberimizin Soyu:  Hz. İbrahim,  Hz. İsmail…  Adnan (21. batın… Fihr, Gaalib, Luey, Kâ’b, Mürre, Kilâb, Kusay, Abdulmenaf, Haaşim, Abdulmuttalib, Abdullah, Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v. 573)  Sütanne Halîme-i Sa’diyye’nin Peygamber Efendimiz’i (sallallâhu aleyhi ve sellem Mekke ’ye annesine teslim etmek için getirmesi fakat Mekke vebası endişesiyl...

Hz. AMMAR b. YASİR (r.a.) (657)

İslâm'ı ilk kabul eden büyük sahabelerdendir.  Babası Yasir ve annesi Sümeyye de Müslüman oldukları için Ebû Cehil tarafından şehid edilen, hatta İslâm için kanları dökülmüş ilk şehidlerdir.  Hazreti Ammar da dini uğruna akıl almaz işkencelere uğramış, fakat büyük bir sabır ve metanet göstererek mücadelesini sürdürmüştür.  Peygamberimiz, her türlü eziyete uğrayan Ammar'a sabretmesini, çektiği eziyetler karşılığında Cennet'e kavuşacağını müjdelemiştir.  Daha sonraki yıllarda Medine'ye hicret eden Ammar Bedir, Uhud ve Hendek gibi Resûlullah'ın bütün gazvelerine iştirak edip yararlıklar göstermiş , Peygamberimizin vefatından sonra da halifelere yardımcı olmuş ve nihayet Hazreti Ali'nin hilafeti sırasında meydana gelen Sıffin Muharebesi'nde, onun komutanlarından biri olarak vazife yaparken, 93 yaşında ihtiyar bir kimse olmasına rağmen, fiilen savaşa iştirak edip şehid olmuştur. Uzun boylu, iri gövdeli ve yakışıklı bir insan olan Hazreti Ammar aslen Yemen'lid...

Hz. VEYSEL KARANÎ (r.a.) (657)

Tabiîn'in en büyüğü olarak kabul edilen Hazreti Veysel Karanî, Yemen'in Karen Köyü'nden Amir isimli bir zatın oğludur. Asıl ismi Üveys'dir ve bu kelime Arapça'da "Kurt yavrusu" manasına gelir.  Peygamberimiz henüz hayattayken, kendisini görmediği halde Müslümanlığı kabul eden Veysel Karanî büyük bir aşkla bağlandığı dinini en iyi şekilde yaşamak için uğraşmış, yaşlı annesinin bakımı sebebiyle kendi köyünden ayrılıp bir yere gidememiştir. Yemen'den Medine'ye gidip gelenler onun zühd ve takvasından bahsetmişler, sevgili Peygamberimiz de Hazreti Ömer'e Veysel Karanî'nin çok hayırlı bir kimse olduğunu, onun duasını almalarında fayda bulunduğunu söylemiştir.  Rivayete göre Resûlullah'ın vefatından sonra Medine'ye gelen Veysel Karanî Hazreti Ömer'le görüşmüş, daha sonra Kufe'ye gidip yerleşmiş ve nihayet Hazreti Ali'nin hilafeti sırasında Sıffın savaşına katılarak, kalbine isabet eden bir ok sebebiyle şehid olmuştur. Hazreti A...

Hz. ALİ (r.a.) (661)

Peygamberimizin amcası Ebû Talib'in küçük oğludur. Resûlullah'ın evinde ve onun terbiyesi altında yetişmiş, henüz çocuk yaşta iken İslâm'ı kabul edip Resûlullah'a tabi olmuş, bütün ömrünce ona hizmet etmiştir. Sahabeler arasında en cesur, en bilgili ve en kahraman kimse olarak tanınır. Teke tek giriştiği hiç bir mücadeleden mağlup ayrıldığı görülmemiştir. Hazreti Osman'ın şehadetinden sonra dördüncü halife olarak Müslümanların başına geçmiş fakat, onun hilafetini kabul etmeyen Şam Valisi Hazreti Muaviye ve adamlarıyla uzun mücadelelere girmek zorunda kalmıştır. Döneminde hayli üzücü olaylar yaşandıktan sonra, 63 yaşında iken, Kufe'de, sabah namazını kıldırmak için camiye giderken, İbn-i Mülcem isimli bir Haricî tarafından, zehirli bir kılıç darbesiyle şehid edilmiştir. Cenaze namazı oğlu Hazreti Hasan tarafından kıldırıldıktan sonra Necef'te defnedilmiştir.